Okunası:
"“Kabullenme ve güvenme” üzerinde durmuşum (hep çıkıyordu bunlar, birer sorun olarak, ortaya, değil mi?) sana güvensizlik duymamın, sana güvenmememin, kendime güvensizliğimin sonucu olabileceğini de düşünmüşüm: İlişkimizin sağlamlığına tam (gene!…) inansaydım, sana da tam güvenirdim, ‘aldatılmak’ da aklımın ucundan geçmezdi; kendime de, senin ile olan ilişkim içinde, güvensizlik duymazdım. Ama, işte, senin ilişkimizi, bizi, tam olarak, olduğu gibi ve olması gerektiği gibi, kabullenmekte eksik kaldığın sonucuna vardığım durumlarda; o "kuşku kurdu" başuzatınca, bilgi eksikliğim, kıskançlık olup çıkıyordu.
İlişki, sallantılı hâle geliyordu."
Oruç Auroba
gerçekten altı çizilip okunası hem de...
YanıtlaSilHerbirimiz bu en iyi şekilde ifade edilmiş duruma, ne çok düşüyoruz!
YanıtlaSilOysa güvenebilsek, kendi derimizden bile soyunup çıkacaktık ortaya... Çırılçıplak kalacaktık...
YanıtlaSilKadın ve erkek!
YanıtlaSilSanırım en büyük handikaplardan birisi bu tanımlarda bile.
seni bulamazlar, beni hiç bulamazlar ... karidesi hiç bulamazlar, yerlerimiz gizlidir, öyle gizlidir ki sözümüz bile bulamayacaktır bizi. arar.
YanıtlaSilder 160. nın hemen altında...
o.a da ömrümüze nokta atışıyaparak devam ettirir yaşamını.
sevgili y, bende bulursam hemen alacağım kitabı.
YanıtlaSilDaha önce birkaç sözünü biliyordum ama yazarla adamakıllı bu sene tanıştım kelimelerde...
hani bir duygu gelir yerleşir ya insanın içine, benden önce yazılmış nice güzel gibi dersin.